İtalya Dışişleri Bakanlığının dün Roma’da konut sahipliği yaptığı Batı Balkanlar toplantısına Avrupa Birliği (AB) Periyot Lideri olarak katılan İsveç Dışişleri Bakanı Billström, Corriere della Sera gazetesine röportaj verdi.
“Üyeliğimizin onaylanmasını bekliyoruz”
Finlandiya’nın bugün NATO’ya resmen üye olacağı hatırlatılan Bakan Billström, “Finlandiya ile birlikte girmek bizim için çok değerliydi. Yasanın 1 Haziran’da yürürlüğe girecek son kısmı dışında, Türkiye ile imzalanan muhtırada verilen tüm taahhütleri yerine getirdik. Bu nedenle artık Türk ve Macaristan parlamentolarının üyeliğimizi onaylamasını bekliyoruz” sözlerini kullandı.
Billström, gerektiğinde İttifak’ın doğu kanadını güçlendirmek için askerlerini Baltık ülkelerine göndermeye hazır olduklarını belirtti.
Ukrayna’daki savaşın, bu ülkenin toprak bütünlüğü için verilen bir savaş olduğunu belirten İsveçli bakan, “Kırım, Ukrayna’nın bir modülü ve doğal ki Kiev’in denetimi altına geri dönmelidir. Ukrayna ordusu gönderdiğimiz silahlar tesirli halde kullanarak işgal altındaki toprakların büyük kısmını yine ele geçirdi” değerlendirmesinde bulundu.
Rusya’nın Donbas ile irtibatının kesilmesi halinde Kırım’da askeri bir varlık tutabilmesinin çok sıkıntı olduğunu gördüğünü lisana getiren Billström, “Nasıl hareket etmek gerektiğine karar vermek, Ukraynalıların bileceği bir şey. Biz Avrupalılar onları desteklemek durumundayız. Bu mevzuda Başbakan Giorgia Meloni’nin Temsilciler Meclisi’ndeki tutkulu konuşmasını dinledim. Çok düzgün bir konuşmaydı. Tüm başbakanlar bu türlü konuşsa AB’nin bütün halinde takviyesine daha çok itimat duyardım.” dedi.
Billström, sistemsiz göç konusunda da Libya ve Tunus’tan gelen göçmenlerin ülkelerine iadelerini artırmaya yönelik tüm ülkelerle ağır işbirliği içinde olduklarını aktardı.
Tunus’taki durumun kaygı verici olduğunu lisana getiren İsveç Dışişleri Bakanı, şunları kaydetti: “AB’nin bildirisinin son derece açık olması gerekir: İnsan haklarına ve hukuk devletine uyulması gerekli. Lakin biz, sistemsiz göçmen akışını durdurması için Tunus hükümetini görüşmelere dahil etmeliyiz. Kurul, Akdeniz rotasına ait bir hareket planını aslında sundu. Artık hükümetler, İtalya’nın ileri sürdüğü teklif üzere diğer teklifler üzerinde tartışacaklar.”